23 Eylül 2014 Salı

Seyir defterinden..

sadece izleyiciyim... siz etrafınıza bakarken ben kafamın içine bakıyorum. tek farkımız gözlerimizin ne kadar bayağılığa katlanabildiği... ki benimkiler çoktandır görmezden geliyor içinize baktığında, içinizdeki pisliği...

zaman içinde gözler bakmaktan ve sürekli aynı şeyleri görmekten usanıyor... kafamı çeviriyorum.

aptallık, gözleri yakan bir eylem. sonu genellikle gözyaşıyla karıştırılan iki damla tuzlu suyla bitiyor. akan sıvı hızla emilip jelleştirilip hapsedilse bile ardındaki rahatsızlık aybaşına sarkıyor.

"elbette dünya benim çevremde dönüyor. tabi ki herkes benden bahsediyor. kesinlikle şu gökteki, zepline benzeyen şey götüm." diyor dostum. bilincinde oluşturduğu sahte zeplinin patlamasıyla ve ağzından çıkan gaz sızıntısıyla çevresindeki yaşamı zehirleyiveriyor. yüzündeki delik gaz maskesinden artık düzgün kullanamadığı beynine kadar ilerliyor gaz... damarlarından akan artık kan değil... antikorlar yerine yeşil toksik variller yüzüyor vücudunda. sadece kendini zehirliyor özünde. sadece onun kuşları ölüyor ona bir şeyler anlatan. onun bir şeyler anlamadığı.

hiç.

aptallık zihni bulandıran bir eylem. ve ben sadece izleyiciyim. gördüklerim gördüklerinden farklı değil. "tamam" diyorum. "dünya senin çevrende dönsün." "peki" diyorum. "herkes senden bahsetsin." "olur" diyorum. "istediğin kadar yükselebilirsin." "ama" diyorum "lütfen siktir git." yeşil bir duman bırakarak uçup gidiyor. ardında bıraktığı hava parçalı bulutlu. yarısı parçalanmış bir kısmı puslu. sanıyor ki hep öyle kalacak. hafif bir esintiyle dağılıyor bıraktığı hava. sanıyor ki... sandığı tek şey sandığın içinde bulduklarıyla yetinme çabası. bulduğu tek şey aptallık...

aptallık...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder